otobüslere göre uyanırım, ben isterdim ki yapraklar yalasın topuklarını
susup ağlarım, ağlamak gözyaşı değildir.
birkaç yıldıza göre toparlanırım aniden
konuşurken gülersin sen, gülmek öyle sesli olmaz.
kaçamak bakışlarımızı yakalarız birbirimizin
utançtan elmalar büyütürüz
uzaktan uzağa öpüşürüz biz
ve öpüşmek safi ağızla olmaz.
küçükken karın yağmasını beklerdim -ağzım buğu yaparken pencereye
şimdi karla tatil olmayan okullar kazandık, gidiyoruz.
susup dinledin sen beni, ben sustum
konuşmak nasıl sığar iki kelimeye?
susmak, sağırların duymadığı değil.
s.e.v.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder