31 Ekim 2009 Cumartesi

sarkastik esrik

bir daha eksiltili cümleler kurmayayım
onlarda da bir umut
bir üç nokta eşiği
bir başkasından talep etme doldurmayı deliğimi!

bir daha karmaşık cümlelerde bulunmayayım
bir soru merasimi beklentisi
beyaz tenli bir kadından
şarap rengi soruları buyur edercesi

kitabını kapatırken burnuna kaçan rutubet kokusu
hangi su basmış evden ilim çalmışım ben!
ve tekrar bir umut
rutubet kokusu heyecanlandırmaz mı sizi?

bir kut ayaklarında yakamozlar kadının ışıl ışıl
deniz hayvanlarını omzuna alan o gördüğüm
o gördüğüm en güzel ağlayan kadındır

iki bulut simetrik-şakağında bulunup
devriyeli olarak sularlar kulaklarını
son nefes vaktini bilse bir sigara yakardı o vakit..

bu diken diken meksika kokan -yakan ağzımı- restorant
sizden mi sayın: benden büyük, güzel burunlu, çilli bayan?
tuttuğunuz takımı biliyorum ama daha meşakkatli işlere girişirmişsiniz -hiç yoktan-..

ve elveda derken sana, üslubumla müstehzi müstehzi okşadım ar'ını koynundan
bir avuç susamın arasından elveda derken bana sen
tamam dedim 'kavuşuyorum' varsa bir hak rahmetine..
ama bak bu gün oldu: tas aynı, aynı hamam
vuku bulamadı ancak cereyan etti lahza itibariyle us'uma
esrik daha bir çevik olurmuşum, tam ayılırken öpme beni
canım acırmış.. yapma bir daha söz mü?
gözüm yandı ; çünkü, kirpiğim..
elmacığında.


s.e.v.

mahcup matruşka

senin şapkandan takmış bir kadınla çarpıştık caddenin makasında
gülümsedi iyi misin gibilerinden
kaçırdım gözlerimi o tesadüf insandan
ne yemek var diye sordum bu gün..
en sevdiğinmiş senin
ve her saat -muhtemelen banttan- aynı şarkı çalar radyoda
benimle -hatırlamazsın da- dinlediğin..
biz iki kişi farklı zamanlarda aynı mahkumhanede
sen çıkarken ben girmişim gelmeden senle göz göze
işin özünde sonra komik gelir aşk mevhumu
onca aç açık varken nasıl seni alıp diğerlerine kapatırım kalbimi!!
sonra bir mazeret görüp suyun bittiğinden damacanaya koşmak gibi
reklamlarda kanal değiştirmek gibi
evi havalandırmak gibi faraziyen
devekuşu gibi bir aşk yetiştirmişse gövdem bir taraftan kasten, diğer yandan istemeden
matruşka gibi çıkarırım içimi içimden
benle değil de sen; onla ya da ötekiylesin, vesaire
en mutlu olduğumuz mevsim en uzak olan şimdi ise..


s.e.v.